Engin Hepileri’nin kurduğu Tiyatro. iN’in ilk oyunu Tracy Letts’in yazdığı Killer Joe /Katil Joe. Çok sert bir popüler kültür eleştirisi olan bu kara komediyi Mehmet Birkiye sahneye koymuş. Engin Hepileri’nin Joe Cooker’ı canlandırdığı oyun çok sağlam bir oyuncu kadrosuna sahip.
Kenter Tiyatrosu’ndan ayrılarak kendi tiyatrosunu kuranlar arasına Engin Hepileri de katıldı. Tiyatro.iN’in ilk oyunu, Tracy Letts’den ‘Killer Joe/ Katil Joe’. 1991 yılında yazılan ve 15 ülkede sahnelenen Katil Joe, Türkiye prömiyerini yapıyor. Pulitzer ödüllü oyun, 2011 yılında sinemaya da uyarlandı. William Friedkin’in yönettiği filmde, Joe Cooper rolünü bu yıl ‘En İyi Erkek Oyuncu’ Oscar’ını kazanan Matthew Mc Conaughey başarıyla canlandırdı. Tracy Letts’i, beş yıl önce DOT’ta sahnelenen Bug /Böcek adlı oyunundan da hatırlayabilirsiniz. Zaten unutulur gibi değildi! Letts, son Oscar Ödülleri nedeniyle de gündeme geldi. Yazarın aynı adlı oyunundan senaryoya uyarladığı Pulitzer ve Tony ödüllü August: Osage Country/ Aile Sırları, 2 dalda, En İyi Kadın Oyuncu (Meryl Streep) ve En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Julia Robert) dallarında Oscar’a aday oldu.
Yazar Katil Joe’da çekirdek aileyi ele almış. Ama öyle birbirine bağlı, evin babası çimleri biçen, annesi başında bigudilerle mutfakta cupcake pişiren, ergenlik çağındaki oğulları bahçede basket atan ‘cici’ bir Amerikan ailesi hayal etmeyin! Sistem tarafından kuşatılmış ve yoldan çıkartılmış alt sınıf bir Amerikan ailesi bu; İkinci kez evlenmiş, televizyon bağımlısı baba, uyuşturucu satıcısı oğul, hayal dünyasında yaşayan, kendisini bu evden kurtaracak ‘beyaz atlı prensi’ bekleyen genç bir kız ve evde yarı çıplak dolaşmaktan zevk alan üvey anneden oluşur. Evin oğlu Chris, uyuşturucu satıcısına borçlanınca aklına muhteşem bir fikir gelir; ‘Annemi öldürelim!‘.Tepki değil onay gelir babadan! Anlaşma yapılır. Evin kızı Dottie de karşı çıkmaz. Annesi ona iyi davranmamıştır, o yüzden de ölmesinde hiç bir sakınca yoktur! Dottie’ye kalacak hayat sigortası da aile bireyleri arasında paylaştırılacaktır. Plan tamamdır, ama bir şartla, üvey anne Sharla da paradan payını alacaktır. Cinayeti işleyecek adam da bulunur; Hem polis hem katil olan Joe Cooper. İşinin ehli bir profesyonel. Ama evdeki hesap çarşıya uymaz. Joe ipini sağlam kazığa bağlamak ister. Parayı alana kadar Dottie’yi rehin alacaktır. Bir katil eksiktir o da tamamlanır ve Joe eve yerleşir! Hiç bir zaman bir yuva olamayan bu derme çatma evde, cinayete ihanet, rehine oyununa aşk karışınca, kan kokusu gelmeye başlar..
Katil Joe, Amerikan toplumundaki alt sınıf insanların, popüler kültürün elinde kimliğini yitirmesini, yönetenlerin oyununa gelmelerini, çaresizlik ve ayakta kalma dürtüsüyle paranın ve uyuşturucunun esiri olmalarını anlatılıyor. Aile, aile bağları, sevgi ve saygının yerini birbirinin gözünü oymak için pusuda bekleyen insanlar almış. Oyunun şiddet dozu giderek artıyor ama yazar zaten bizi en baştan gerilime hazırlıyor. Daha cinayet planı yapılırken ‘ Yok artık bir evlat annesini nasıl öldürmek isteyebilir ki? dedim. Ama o an aklıma birkaç ay önce annelerini soğukkanlılıkla öldüren iki genç kız geldi! Evet oyunun geçtiği yer Amerika, Amerikan toplumunun alt sınıf insanlarını ele alıyor. Ama sakın ola ki bize ne bundan, bize çok uzak demeyin! Demeden önce bir düşünün. Biz ne kadar güvencedeyiz? Biz toplum olarak nasıl bir kuşatılma altındayız? Sistem, en kolay ele geçirdiği çekirdek aile için her şeyin en iyisini bilmiyor mu? Kaç çocuk yapılacağı ve nasıl doğum yapılacağına bile yönetenler karışmıyor mu? Aile yapısına doğrudan bir tecavüz söz konusu değil mi? Biz hangi yalanlarla oyalanıyor, pembe dizilerle uyutuluyor, her geçen gün hoyratça biraz daha değerlerimizden, birbirimizden kopartılıyoruz. İçten içe bizi çürütmek, zayıf düşürmek isteyenler yok mu? Çekirdek aile olarak rahatımız yerinde mi? Peki ya yarın yerinde olacak mı?
ÇOK İYİ OYUNCULUKLAR
Sahnede küçük insanların, paranın, uyuşturucunun ve televizyonun etkisinde giderek nasıl çöktüğünü, tükendiğini, aile bireylerin nasıl çözüldüğünü, her birinin nasıl şiddetin oyuncağı olurken birbirlerinin sonunu hazırladıklarını dehşet içinde görüyorsunuz. Çok karanlık ve sert bir kara komedi ile karşı karşıyayız. Zaten yazar bu oyunu alkol tedavisi gördüğü sırada yani sorunlu bir döneminde kaleme almış. Hepsi hepsinin potansiyel katili sanki! Düşünecek olursak popüler kültür tüm dünyada baskın ve insan her yerde insan! Her yerde kandırılabilir, her yerde yoldan çıkartılabilir! Ama çalar, ama öldürür, ama uyuşturucu batağına düşer, ama her türlü ahlaksızlığı yapar. Böyle bakarsanız – ki bakmalısınız- seyrettikleriniz hiç de hoşunuza gitmiyor.
Aslı Salarvan Cousens’in çevirdiği, Tracy Letts’in şiddet yüklü, kanlı kara komedisini Mehmet Birkiye sahneye koymuş. Popüler kültürün simgesi televizyonun Birkiye’nin rejisindeki rolü büyük. Sanki oyundaki altıncı kişi televizyon! Eve her gelen önce televizyonu açıyor ve görüntüler, derme çatma evin oluklu teneke olan duvarına yansıtılıyor. Düşünün ki, baba eski karısının cinayet planını yaparken bile gözünü televizyon ekranındaki spor programından ayırmıyor! Birkiye’nin rejisi bana Tarantino filmlerini anımsattı. Oyunun ruhuna uygun, her karakterin, sistemin içinde var olabilmek için nasıl tükenip çürüdüğünü, ayrıntılarla işlenmiş rejide açıkça görüyoruz. Sahnede vahşet var, şiddet var, cinayet var ama bir yandan da gülünç olaylar yaşanıyor! Ve hepsi çok iyi dengelenmiş.
Katil Joe’nun büyük şansı, kadrosu. Tiyatronun iyi oyuncuları bir araya gelmiş. Engin Hepileri’nin Kenter Tiyatrosu’ndan ayrılması Kenterler için bir kayıp ama kendi tiyatrosunda istediği gibi özgürce uçabileceği için seyirci açısından bir kazanç. Katil Joe’da, Engin Hepileri, bu soğukkanlı, karizmatik, tekinsiz katile kendi karizmasını da katarak, yeri geldiğinde çok da iyi bir aşık olarak unutulmaz rollerine bir yenisini daha ekliyor. Defne Halman, oynadığı rollere her zaman kalite getirir, cinsellik ve maddiyatla yoğrulmuş, bencil, histerik Sharla’da fütursuz çok parlak bir oyunculuğu var. Televizyonun karşısına oturt, eline de birasını ver, dünya batsa umursamayacak olan baba Ansel’de Mehmet Birkiye’nin başarısı doğallığından geçiyor. Kara komedinin komedi unsuru Birkiye’nin omuzlarında ve biraz da giydiği sabahlıkta! Oğul Chris’te, Taner Ölmez var, İkinci Kat’ın ‘Aut’ oyununda alkışladığım bu genç oyuncu orada da kan ter içindeydi burada da! Daha çok genç ama başarı grafiği giderek yükseliyor. Taner Ölmez de Engin ağabeyinin izinden gideceğe benziyor. Evin, hem küçük kız çocuğu hem küçük kadını Dottie, yani Öykü Karayel’in sessiz ve derinden yorumunu çok sevdim. Karayel de genç kuşağın çok başarılı oyuncularından.
Aynı zamanda ışıkları da yapan Cem Yılmazer’in dekor tasarım, bu birbirini yiyen, kimin eli kimin cebinde belli olmayan aile bireyleri için tam da eve benzemeyen bir ev olmuş. Bir tür baraka burası ve ‘Burada hiç de iyi şeyler olmayacak’ havasını, tüm ayrıntılarıyla çok iyi yansıtıyor. Yılmazer’in dekoru gibi Ebru Özaydın’ın kostümlerinin de oyunun bu sert kara komedi ruhunu çok iyi yakaladığını düşünüyorum. Engin Hepileri’nin deri ceketi ve kırmızı çorapları harika, Joe’ya ayrı bir karizma katıyor !
Katil Joe, seyrederken rahatsız ediyor ve etmeli. Onca şiddet ve kandan sonra oyundan çıkarken bir ürperti hissettim doğrusu. Oyun üzerinde düşünüp kafa yordukça beni daha da çok sardı ve sarstı. Bizim şu son dönemlerde yaşadıklarımız, içinden geçtiğimiz karanlık günler, yalanlar, tapeler, hırsızlıklar, bir başka biçimde, sahnede yaşananlara çok da uzak düşmüyor. Sistem çekirdek ailenin peşinde! Sezon bitmeden Katil Joe’yu seyredin, toplumsal ve kişisel özgürlüğümüze, değerlerimize sahip çıkmanın ne kadar önemli olduğunu kanlı canlı seyredin! Hiçbir zaman rehine olmayın!
www.dirensanat.com