İstanbul Şehir Tiyatroları’nda arka arkaya birçok oyuncu,yazar,yönetmenin, işine son verilirken önümüzdeki sezonda perdelerin açılıp açılmayacağı sorusu beraberinde geliyor.
Kalan oyuncu ve yönetmenler ne yapacaklarını bilemez durumdalar.
KULİSLERDEN GELEN SORULAR
Ya aynı gerekçelerle şehir Tiyatroları kapatılırsa?
Hangi oyunları seçecekler?
Nasıl ve Kimlerle oynayacaklar?
İstedikleri oyunu oynamaları mümkün mü?
Atılanlar hakkında henüz ortaya konulan somut gerekçeler yok. Bu somut gerekçe Kamuoyuna sunulacak mı?
Bu moral ve motivasyonla kalan oyuncu ve yönetmenler nasıl sanat yapabilecekler? Aynı şeylerin herhangi birininde başına gelmeyeceği ne malum?
Gidenlerin yeri kimlerle ve ne şekilde doldurulacak?
Henüz İstanbul Şehir Tiyatroları’nda yetkililerin bir açıklaması yok. Bu olup bitenler konusunda seyirci bilgilendirilecek mi?
Seyirciler neler düşünüyor? beklentileri nelerdir?
Yoksa şehir tiyatrolarında AKM gibi yavaş yavaş içi boşaltılıp işlevsizleştirilecek mi?
Görüş Düşünce ve Yorumlarınızı bekliyoruz.
www.dirensanat.com
İBB ŞEHİR TİYATROSU’NDA İŞİNE SON VERİLEN 20 SANATÇI OLARAK AÇIKLAMAMIZDIR;
KAMUOYUNUN DİKKATİNE
Bizler, İBB Şehir Tiyatrosu çatısı altında kimi 10 yılı aşkın süredir, kimi ise 2 yıldır çalışan sözleşmeli sanatçılar olarak; maaşımızı ödeyen taşeron firma tarafından 1 Ağustos günü telefonla arandık ve ‘Performans Düşüklüğü’ nedeniyle işimize son verildiği haberini aldık.
Geçen süreç boyunca ulaşabildiğimiz hiçbir merciden performansımızın kim tarafından, hangi kriterlerle değerlendirildiğine dair bir yanıt alamadığımız gibi; işten çıkarılış gerekçemize dair resmi bir açıklamaya da ulaşamadık.
Kimimizin on yıllık emeğini, kimimizin provaya başlama heyecanını, ama en çok da 102 yıllık köklü geçmişi olan bu kurumda her türlü karanlığa karşı üretmeye devam etme onurunu bir cümleyle hepimizin elinden alan, bizi sahnemizden koparan bu karar karşısında şaşkınlığımızı, üzüntümüzü gizleyemiyoruz.
Bizler; bir koreograf, bir müzisyen, bir dramaturg ve 17 oyuncu; bugüne değin, aldığı her görevi layıkıyla yerine getirmek için canla başla çalışan, kurum içinden ve dışından yönetmenlerin yaptığı talep ve değerlendirmeler neticesinde, eğitim ve liyakatleri ile varlık göstermiş, hiçbir cemaat yahut benzeri yapının içinde olmamışken, aynı zamanda başka bir onur kırıcı ve kabul edilemez yafta ile anılmanın da endişesini taşıyoruz.
Devletin en üst kademelerine kadar nüfuz etmeye cüret etmiş bir yapılanmanın gün be gün ayyuka çıkışını biz sanatçılar öfke ve hayretle takip ederken, kimlerce, hangi gerekçelerle yapıldığını dahi bilmediğimiz listelere eklenerek işten çıkarılışımızın böylesine olağanüstü bir zamana denk gelmesini, “talihsiz bir tesadüf”ten öte bir cümleyle tanımlamak istemiyoruz. Demokrasinin yanında ve her türlü darbe girişiminin karşısında olan sanatçıların, sandıktan ve demokratik bir yönetim biçiminden yana olduğu, bireysel hak ve özgürlüklerin içinde kalan şahsi beyanlarımızla ortadadır.
İnanıyoruz ki bu sert fırtına en kısa zamanda dinecek, süreç hatanın düzeltilmesi ve işimize iade edilmemizle sonuçlanacak.
Ve inanıyoruz ki tiyatromuzun perdesini bu sezon bir kez daha birlikte açacağız.
Sanatçılar; Ada Alize Ertem, Ahmet Saraçoğlu, Berna Adıgüzel, Burçak Çöllü, Cem Baza, Ceren Hacımuratoğlu, Destan Batmaz, Edip Tepeli, Gürkan Başbuğ, Irmak Örnek, Lale Kabul, Mert Aykul, Nilay Yazıcıoğlu, Özgün Akaçça, Pervin Bağdat, Selin Türkmen, Senem Oluz, Sinem Özlek, Ümit Bülent Dinçer, Yeşim Koçak
SANAT DÜNYASI NE DARBE NE OHAL DEDİ