MEDEA KALİ
Laurent Gaudé en sevdiğim roman yazarlarından biri. Yazarı Doğan Kitap’ın bana çevirmem için gönderdiği “Kral Tsongor’un Ölümü” kitabıyla tanıdım. Ardından yazarın “Scorta Güneşi”ni büyük bir keyifle çevirmiştim.Yazar 2002’de yayımlanmış olan Kral Tsongor’un Ölümü’yle “Prix Goncourt des Lycéens” ve “Prix des Libraires”, 2004’te de Scorta Güneşi’yle Goncout Edebiyat Ödülü’nü kazanmıştı. Çok ünlü bir oyun yazarı olduğunu da o günlerde öğrenmiştim. Öfkeli Onysos, Kül Yağmuru, Ellerdeki Küller, Fırat’ın Mavi Kaplanı… yazarın oyunlarından yalnızca birkaçı. Çoğunlukla kadın oyunları yazdığını biliyoruz. Medea Kali de bu oyunlardan biri. Bir kadın oyuncu için ısmarlanmış kendisine; o da kafasında bu oyunu kurgulamış. Medea Kali gerek biçemi, gerek destansı havası, gerek kelimelerin kullanılış biçimiyle, kısa cümleleriyle bana Kral Tsongor’un Ölümü’nü çağrıştırdı biraz.
Mitolojideki Medea’yı bilmeyenimiz yok gibidir. Medea Jason’a deli gibi aşıktır. Büyücülük güçlerini de kullanarak onun Altın Post’u bulmasına yardımcı olur. Ama Jason Altın Post’u ele geçirince, iktidar hırsıyla Medea’ya ihanet eder. Medea da ondan intikam almak için çocuklarını öldürür.
Medea Kali bundan sonrasının anlatımıdır. Laurent Gaudé’nin sözkonusu oyununda Medea çocuklarının Yunan törelerine göre gömülmüş olmasını bir türlü hazmedemez. Onları oradan çıkartmak, ana vatanına götürmek ve yakmak için Korint topraklarına geri döner. Küllerinden yeniden doğacaklarını ummaktadır belki de. Arkasında kendini sürekli izleyen birinin varlığını hisseder. Bu yabancı Medea’yı hep uzaktan izler, bakışlarından sakınır. Çünkü Medea baktığı insanları taşa dönüştürmektedir. Yol boyunca . aynı zamanda Medusa’dır. Belki kendisini izleyeni taşa dönüştürmemek için arkasına bakmamaktadır. Kimdir onu izleyen kişi? Neden izlemektedir? Medea onun kendisini izlemesine neden izin vermekte, ara sıra içinden ona söz yöneltmektedir? Bu kişi onun gelecekteki aşığı mı olacaktır, yoksa celladı mı? Adı Perseus olduğuna göre, Kral Polidektes’in kendisine verdiği görevi yerine getirmek, Medusa’nın başını kesmek için onu izliyor olabilir mi? Ve Gaudé’nin Medea’sı çok uzaklardan gelmektedir, ta Ganj kıyılarından. Orada bir parya olarak doğmuş, daha sonra yok eden ve yeniden yaratan koruyucu ana tanrıça Kali’nin güçlerine sahip olmuştur. Çocuklarının ebedî huzura kavuşması için onları Ganj nehrine götürmeyi arzulamaktadır. Bunca yolu onun için kat etmektedir zaten…
Medea Kali çok katmanlı bir oyun. Laurent Gaudé antik Yunan mitosundan modern bir tragedya yaratmış, Hindu mitolojisine kadar uzanmış. Oyunda Medea ölümün ta kendisidir, çocuklarının katilidir, baktığı insanları taşlaştırandır, ölüm tanrıçası Kali’dir. Öte yandan Madea bir kadındır, sevdiği erkek için her şeyi yapmaya hazır, sevdiği erkeğe her zaman iteatkâr. Ama nefreti de sevgisi kadar büyük olan bir kadın. Bu kadını oyunun çevirmeni de olan H. Zeynep Utku canlandırıyor. Çeviride Gaudé’nin diline ne kadar hakimse oyuncu olarak da rolüne de o denli hakim, Medea’yı en ince ayrıntısında canlandırıyor. Medea Kali’de yazarın yorumladığı güçlü kadın imgesini, öfkenin gücüne güç kattığı kadını, intikam hırsının güçlendirdiği kadını başarıyla canlandırıyor sahnede. Oyunda beni tek rahatsız eden şey mikrofon kullanımıydı. Volümün çok yüksek olması kimi sözcüklerin anlaşılmasını engellediği gibi araya giren cızırtılar, sesin çatlaması… oyunu olumsuz etkiliyor kanımca.
Aytuğ Dereli’nin dekor tasarımı, Enver Başar’ın ışık tasarımıyla birleşince çok etkileyici, çok çarpıcı, oyunun akışına katkısı büyük bir çalışma çıkmış ortaya. Musa Uzunlar da yönetmen olarak bu atmosferi çok güzel kullanmış. Perseus’ta da çok zor bir rolün yorumlayıcısı. Hem sahnede olacaksın, hem de varlığını yok kılacaksın. Yönetmen olarak da, oyuncu olarak da yeni başarılara imza atıyor Musa Uzunlar. Aslı Akıncı’nın kostüm tasarımı da birçok çağrışımı içinde barındıran bir tasarım.
Medea Kali’nin mitoloji kültürüne sahip olanlara ayrı bir zevk vereceği kesin. Ama mitoloji bilmeyenlerin de, oyunun girişi sayesinde, oyunu keyifle izleyebileceklerini söyleyebilirim. Ne ki, bu oyun seyirciden de büyük bir dikkat ve katkı istiyor. Öyle koltuklarınızda rahat rahat oturup izleyebileceğiniz, bitiminde “Çok hoş zaman geçirdik” diyerek dışarı cıkacağınız bir yapıt değil. Seyirci de oyuncular kadar yorulacak koltuğunda. Ama bir kez kendinizi verdiniz mi tiyatronun keyfini, tiyatronun büyüsünü yaşayacağınız kesin. Oyundan sonra düşünecek, uzun uzun düşünecek, yorumlarda bulunacaksınız. Medea Kali İstanbul Devlet Tiyatroları’nın birkaç yüzakı oyunundan biri.
Yaşar İlksavaş’ın seçtikleri
Sen İstanbul’dan Daha Güzelsin BAM tiyatro
Sekshop Tiyatro Oyun kutusu
Joko’nun Doğum Günü Yolcu Tiyatro