Ana Sayfa ELEŞTİRİLER SİNEMA ELEŞTİRİLERİ Şahin Yenişehirlioğlu’ndan ‘Genç Karl Marx’ Filminin Yansımaları

Şahin Yenişehirlioğlu’ndan ‘Genç Karl Marx’ Filminin Yansımaları

Diren Sanat

23 Kasım 2017

____ Country Music – 1968 ____

Beyin: Ön lob.

Ön lob: Düşünce.

14.5 milyar yıl: Zaman.

Süreç: Tarih.

Tasarım: Madde.

Madde: Canlı-cansız.

Evren: Hiçlik.

Hiçlik: Big Bang.

Big Bang: Büyük Patlama.

Büyük Patlama: Radyoaktif Işıma.

Yıl: 3.000 000 yıl önce.

İnsan: Homo habilis,

Homo erectus,

Homo sapiens,

Homo – opportünist.

Yerleşim: Göbeklitepe – 12 . 000 yıl önce.

Mabed: İlk.

Tanrı: Yeryüzünde.

Yeryüzü: Dünya.

Dünya: Hükümdar – egemen güç. Çevresi.

Çevresi: Yiyici.

Köle: Üreten güç.

Üreten Güç: Acı, ıstırap.

Düzen: Sömürü, şiddet, zorba.

Gerçek: Efendi – Köle

Sahne, gaipten gelen sesle açıldı; perdeler düştü. Koyu karanlık ışıkta bir Sümer Kralı

oturmuş. Sol yanında yerde bir tahta bebek beşiği . Oradan bir ıngaaaa… sesi geliyor, kral sese bakıp eğiliyor, ve ıhhhh… sesi geliyor.

Doğum ve ölüm: Yaşam.

Elinde kalın ciltli bir kilden kitap-tablet hafifçe yukarı doğru kalkıyor: Kapağın üstünde “Das Kapital-Karl Marx “ yazıyor.

Atomaltı parçacıklar, atomlar, moleküller, hücreler, karmaşık organizmalar evrimini sürdürüyor.

Tarih-zaman rap-rap sesleriyle ilerliyor. Yeryüzüne çağları yazıyor.

İnsan makine , makine insan oluyor.

Köle insan, insan köle oluyor: Sanayileşme, Özel mülkiyet, Devrim.

Neyin devrimi?… Bilincin devrimi.

Makine köleyi alt ediyor, egemenliği altına alıyor. Patron makineleşiyor, makine patronlaşıyor: İş, aş, yoldaş, kardaş.

Açlık, sefalet, sefiller, kentler, ölen bebekler…

Ölen anneler, anneler ölüyorlar, bebekler ölüyorlar: Doğada acıma yoktur. Doğada adalet yoktur. Doğada eşitlik yoktur.

Olsaydı timsah türü 400 milyon yıl önceden 400 milyon yıl sonraya akıp gidebilir miydi?…

İnsansa belki üç milyon yıl, belki daha az önceden ve sonradan.

Demek ki doğa timsahı insandan daha çok seviyor ve önemsiyor.

İnsan doğada ve evrende nedir ki?…Doğanın diyalektiği insanın hiçbir değeri olmadığını mı söylüyor?…

O zaman vicdan: Engels.

Makine özdeştir para. Para özdeştir patron. Patron özdeştir “Das Kapital”.

“ Bu kopmuş parmakların hesabını kim verecek?…”. İrlandalı köle- kız işçi haykırıyor. Patron efendi-köle soruyor; makinenin kapağını kim kırdı?… “Kovuldun”.

Makine mi önemli, kopan parmaklar mı?

İzleyen seyirci patronun oğlu gereken yanıtı veriyor: Vicdan.

Tarihin vicdanı yoktur, insanın vicdanı vardır: F. Engels.

Engels’in sevgilisi İrlandalı işçi-köle kız K.Marx’ın karısı aristokrat Alman kadına cevap veriyor: Evlenmek yok, o sorumluluk için erken, başka sorumluluklar var; Devrim ve Özgürlük.

Aile kurmak, çocuk sahibi olmak sorumluluk ister.

Deniz kıyısı, buz gibi deniz, Kuzey Denizi belki?

Dalgalar, sözler, dalgalar… İşçi sınıfı, burjuvazi, haklar, emek.

Karşı cepheler…

Kıyasıya savaşım, Cihan Harbleri…

Köleliğin ılgası, işçi sınıfı sermayenin neresinde?…

Fransız işçi Polonyalı işçi açım dediğinde neden sırtını döndü günümüzde?… İleri Kapitalist Ülkeler’de işçi sınıfı devrimci değildir artık.

Devrimci bir burjuvaziye ihtiyaç var mı?…

Burjuvazi sosyalist olup devrimci olabilir mi?…

Gençlik, afallamış, sersemlemiş gençlik uyuşturucu bataklığını neyle aşacak?…

Teknoloji efendi mi olacak?…

Film (sel) manifesto: K.Marx. Genç K.Marx.

Kitap: 1844. El Yazmaları-Komünist Manifesto. 1848

Dönem: Dr. , felsefe doktoru Marx, 1841-1848.

2008 Frankfurt Kitap Fuarı: En çok satan kitap – “Das Kapital”.

Oyuncular: Alman , Belçikalı, Fransız.

Yönetmen: Yapımcı Raoul Peck.

Müzik: Bob Dylan, 1968 yılları, öğrenci olayları. Country Music.

Liderler: Malcom X, Martin Luther King, Lumumba, Mandelha,

Che (Hey) Guevera.

Mekân: Samanyolu Galaksisi.

Sonuç : ?…

Işıklar söndü, sahnede bir patron-robot, işçi-köle robotları karşılamış soruyor: “Ne istiyorsunuz?…”.

İşçi-köle robot sendikacı: “Robot haklarını istiyoruz, sömürülmekten bıktık. Yoksa işi bırakıyoruz…”.

Patron-robot elindeki kitabı onlara hafifçe kaldırıp gösteriyor: “Das Kapital”.

Dedi Derûn-î ibn Derûn-î.

Andromeda Gökadası’nda bir gün…Yıl m.s. : 1 Milyar. Yazıyordu bir meteorda.

“Yasaları insanlar yapar, onlar için vardır onlar, ama yasalar insanları onları çiğnemeye zorluyorsa, onlar da yasaları çiğneme hakkına sahiptirler…” mealen, Montesquieu ( L’Esprit des Lois ) ( Yasaların Ruhu ), filmden bir kare… Örneğin kölelik yasasına karşı çıkmak hakkı gibi…

Ankara, Kasım, 2017.

Prof.Dr. Şahin Yenişehirlioğlu