Uzun zamandır tiyatro sahnelerinde olma hayali kuran Tuğba Özay hayaline Nazım Hikmet’in yaşamının konu edindiği Nazım’ca oyunuyla kavuştu. Nazım Hikmet’i sevgilileri Vera ve Piraye gözünden seyredeceğiz. Hasan Özaşlamacı’nın yazdığı oyunu Sinemalarda yakından tanıdığımız Haluk Kurtoğlu’nun oğlu Cem Kurtoğlu yönetti.
Tuğba Özay, Nazım’ın büyük aşkı Vera’yı canlandırırken Nazım Hikmet’i de Atatürk rollerinden yakınen tanıdığımız, Oyuncu ve Şair Mehmet Tokat canlandırdı. Unutulmaz şairimiz Nazım Hikmet’in yaşam hikayesinde; Didem Sökmen, Göknur Paslı, Nagihan Yıldız, Pınar Dikbaş rol alıyor.
Hasan Özaşlamacı’nın yazdığı, Cem Kurtoğlu’nun yönetmenliğini yaptığı NAZIM’CA tiyatro oyunu perdelerini Kadıköy Duru Tiyatroda açtı. Seyirciden çok büyük bir alkış alan oyunda Tuğba Özay, Nazım’ın büyük aşkı Vera’yı canlandırırken Nazım Hikmet’i de Atatürk rollerinden yakınen tanıdığımız, Oyuncu ve Şair Mehmet Tokat canlandırdı.
Moskova’da bir evde Nazım’ın son gecesinde yaşananları Vera’nın gözüyle anlatan oyunda; Nazım, yaşamının özetini de aktaran bir hesaplaşma içindedir. Kendisiyle ve toplumla, toplumcu politik kimliği, bu kimliğin gerektirdiği mücadelesi, hapislikleri, hayal kırıklıkları ve yaşamına etki eden kadınlar bu hesaplaşmanın konularıdır. Kiminde özeleştiri, kimindeyse ısrarla savunduğu savruluşlarıyla, bir insan ve bir yeryüzü şairinin hikayesidir anlatılan.
Tuğba Özay Rolü Hakkında Şunları Söyledi:
“Dünya çapında tanınan sevilen bir şairimiz olan Nazım Hikmet’i Sadece şairliği ile değil, değerlendirmemek lazım. Nazım Hikmet bir siyaset bilimci, bir düşünür, çok iyi bir insan ve aynı zamanda müthiş bir vatansever.
Yüreği hiçbir zaman kararmamış, yüreğinin aydınlığını da yazılarına şiirlerine dökmüş, çok önemli bir isim benim için. Ben yazar şair aynı zamanda siyaset bilimci bir babanın kızıyım. Çocukluğumdan beri ister istemez sanatın ve siyasetin tartışıldığı bir ortamda büyüdüm. Nazım Hikmet’in Piraye’ye yazdığı mektuplardan oluşan şiir kitaplarını daha çocuk yaştayken okudum. Kendimi bilmeye başladığım zamanlarda ise Nazım Hikmet’i daha iyi anlamaya başladım. Onun şiirlerindeki vatan sevdasını ve insan sevgisini, toplumsal olaylara karşı duyarlılığını ve tüm dünyayı kucaklamasını, dünyanın her yerindeki acı çeken insanların acısını yüreğinde hissetmesini çok erken yaşlarda keşfettim.
Uzun zaman once bir sinema filmi için bana Vera’yı canlandırmam için bir teklif geldi. Sonra o proje olmayınca benim hep içimde kaldı. Yıllar sonra oyuncu arkadaşım Mehmet Tokat bu oyunu teklif etti. İçimi hemen bir heyecan kapladı ve teksi istedim. Vera ve Pira’ye karekterleri için daha yoğun bir araştırmaya koyuldum. Bu çok büyük bir mutluluk ve aynı zamanda çok büyük bir sorumluluktu. Ekip olarak bütün o sorumluğun farkındayız ve bunun bilincindeyiz. Ekip ilk kez birbirini tanımasına ve ilk kez bir araya gelmesine rağmen çok başarılıydı. Daha önceden Mehmet Tokat ile kısa bir tiyatro oyunumuz olmuştu. Ve bu kısa sürdü. Piraye’yi canlandıran Didem Sökmen ile bu beşinci oyunumuz. Cem Kurtoğlu çok değerli bir yönetmen bizleri çok heyecanla çalıştırdı.”
İstanbul Avrupa Yakası seyircileri ile 4 Kasım Pazar günü Mecidiyeköy Trump Kültür ve Gösteri Merkezinde de buluşan oyun, 28 Kasım ve 12 Aralık’ta Kadıköy Duru Tiyatro’da sahnelendikten sonra Anadolu’daki seyirciyle bir araya gelmek üzere kısa kısa turneler düzenleyecek. Oyunun biletlerini Biletix’ten ve oyun akşamı tiyatro gişesinden satın alabilirsiniz.
Işık ve Teknik; Yeşim Ayabakan, Müziker: Gülpınar Tokat, Afiş Tasarımı: Yaşar Şenyüz.